böylesi

listen to the pronunciation of böylesi
Turkish - English
(Konuşma Dili) such: Böylesi kadınlar evden başörtüsüz çıkmaz. Women like this don't leave the house with their heads uncovered
suchlike
such a person, a person like this; his/her/its like, one such as this; such a thing: Böylesini hiç görmemiştim. I've never seen its like. Seninle birlikte gideriz. Böylesi daha iyi olur, değil mi? We'll go together. That'll be better, won't it?
such a, this kind of
as such
this kind of
such like
such a

Have you ever seen such a beautiful sunset? - Şimdiye kadar böylesine güzel bir gün batımı gördün mü?

Do not read books in such a dim room. - Böylesine loş bir odada kitap okumayın.

böylesi durumlarda
in such circumstances
Turkish - Turkish
Bunun gibisi, bu biçimde olanı: "Doğrusu Hazreti Halit'in türbedarları arasında bile böylesi zor bulunur."- H. R. Gürpınar
Bunun gibisi, bu biçimde olanı
böylesi
Favorites