Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
bölücü
Turkish - English
Definition of
bölücü
in Turkish English dictionary
(noun) Seperatist, factionist, schismatic
(adjective) Factious, schismatic, schismatical
divisive
intriguer, plotter, disrupter
(Hukuk)
separatist
schismatical
dividing; divisive; divider
factionist
dividing, that divides
factious
schismatic
disruptive
divider
Related Terms
bölücü devre
dividing network
bölücü kimse
diversionist
bölücü politika yanlısı kimse
little Englander
demet bölücü
(Bilgisayar,Teknik)
beam splitter
huzme bölücü
beam splitter
sıklık bölücü
frequency divider
frekans bölücü
frequency divider
gerilim bölücü
voltage divider
potansiyel bölücü
potential divider
sayısal bölücü
digital divider
tork bölücü
torque divider
voltaj bölücü
voltage divider
şerit bölücü
tape mark
Turkish - Turkish
Definition of
bölücü
in Turkish Turkish dictionary
Bir siyasi partinin birliğini parçalamayı, bozmayı amaç edinen kimse
Bir topluluğu, birliği parçalama, bölme amacında olan, fesatçı, münafık
Bölme işini yapan, bölen
Bir topluluğu, birliği parçalama, bölme amacında olan, fesatçı, münafık: "Cumhuriyet devrinde benzeri görülmemiş bölücü ve yıkıcı kanlı bir iç savaşın gerçekleşme noktasına yaklaştığı sırada..."- Anayasa
bölücü
Hyphenation
bö·lü·cü
Pronunciation
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
bölücü
borcun tanınması
cerrahi dikiş pensi
may ı have some oil
voled
devlet bakanı
shone
More...
Clear
Favorites
More...
Clear