Tom often runs errands for Mary. - Tom sık sık Mary'nin ayak işlerini yapar.
Tom often runs errands for Mary.
Tom sık sık Mary'nin ayak işlerini yapar.
She cleaned the room, and ran errands. - Odayı temizledi, ve ayak işlerini yaptı.
She cleaned the room, and ran errands.
Odayı temizledi, ve ayak işlerini yaptı.