A bear can climb a tree.
- Bir ayı ağaca tırmanabilir.
Benjamin shot a bear with a rifle.
- Benjamin, bir ayıyı tüfekle vurdu.
I met him in January.
- Onunla ocak ayında tanıştım.
Tom told Mary that he had seen John in January.
- Tom Mary'ye ocak ayında John'u gördüğünü söyledi.
Tom almost always falls to sleep at night hugging his teddy bear.
- Tom neredeyse her gece oyuncak ayısına sarılarak uyuyakalır.
Tom collects teddy bears, postcards and stamps, old coins, stones and minerals, number plates and hubcaps - in short: almost everything.
- Tom oyuncak ayıları, kartpostal ve pulları, eski paraları, taş ve mineralleri, trafik plakaları ve jant kapaklarını yani kısacası hemen hemen her şeyi toplar.