Bir süreliğine daha havalar güzel olacak.
- We're going to have good weather for awhile.
Madonna'nın kariyerine bir süre için geri dönmeyeceğine bahse girerim.
- I'll bet Madonna doesn't return to her career for awhile.
John, çok çalışıyorsun. Otur ve biraz dinlen.
- John, you've been working too hard. Have a seat and rest awhile.
Sit with me awhile.