Derin ve saygılı huşuyla şamdanı önceki yerine koydum.
- With deep and reverent awe I replaced the candelabrum in its former position.
Sana gerekten korkunç bir şey göstereyim.
- Let me show you something really awesome.
Onun korkunç olduğunu düşündüm.
- I thought it was awesome.
O onun önünde huşu içinde durdu.
- He stood in awe before her.
Derin ve saygılı huşuyla şamdanı önceki yerine koydum.
- With deep and reverent awe I replaced the candelabrum in its former position.