avow oneself

listen to the pronunciation of avow oneself
English - Turkish
kabul etmek
itiraf etmek
confess
itiraf etmek

O, itiraf etmek için zorlandı. - She was forced to confess.

Tom'a itiraf etmek için bir şans vermeliyiz. - We should give Tom a chance to confess.

confess
{f} günah çıkarmak
confess
{f} söylemek

Yalan söylemek zorunda kaldığını itiraf etti. - He confessed he had to lie.

confess
{f} günah çıkartmak
confess
{f} kabullenmek
confess
itiraf et

Şüpheli sonunda itiraf etmeye başladı. - The suspect began to confess at last.

İtiraf etmeyi başardı. - He did not fail to confess.

confess
günah çıkar/itiraf et
confess
teslim ederek
confess
şiir belli etmek
confess
doğrulamak teslim etmek
English - English
{f} confess
avow oneself

    Hyphenation

    a·vow one·self

    Turkish pronunciation

    ıvau wʌnself

    Pronunciation

    /əˈvou ˌwənˈself/ /əˈvaʊ ˌwʌnˈsɛlf/
Favorites