automobile, car

listen to the pronunciation of automobile, car
English - Turkish

Definition of automobile, car in English Turkish dictionary

auto
otomobil

O otomobili satın alacak mısınız? - Are you going to buy that auto?

Otomobil elektrikle çalışır. - The automobile runs on electricity.

auto
Otomatik

Otomatik kapı açıldı ve Tom içeri girdi. - The automatic doors opened and Tom got in.

Bu otomatik bir kapıdır. - This is an automatic door.

auto
oto-
auto
araba

Bir araba fabrikasında yedek parça yapıyoruz. - We are producing spare parts in an automobile factory.

Bir araba kazasında hayatını kaybetti. - She was killed in an automobile accident.

auto
kendinden
auto
önek kendi kendine
auto
araba ile gezmek
auto
i., k.dili. oto, otomobil
auto
pref. kendi kendine
auto
kendiliğinden hareket eden
auto
otomobille gezmek
auto
ABD otomobil
auto
(Tıp) Kendi kedine, kendiliğinden hareket müstakilen
auto
kendi

Tom konserden sonra kendi el yazılarını imzaladı. - After the concert, Tom signed autographs.

Krizler kendilerine karşı doğru tarifleri otomatik olarak üretmez. - Crises do not automatically produce the right recipes against them.

auto
(Anatomi) kendi örn: autokton (autochton) : kendi zemininde olan
auto
oto

Otomobil elektrikle çalışır. - The automobile runs on electricity.

Avukatlar ve oto tamircileri en az güvendiğim insanlardır. - Lawyers and auto mechanics are the people I trust the least.

English - English
{i} auto