ausrüsten

listen to the pronunciation of ausrüsten
English - Turkish

Definition of ausrüsten in English Turkish dictionary

equip
{f} donatmak

O, oğlunu iyi bir eğitim ile donatmak istiyor. - He wants to equip his son with a good education.

equip
{f} hazırlamak
equip
donat

Tekne radar ile donatılmıştı. - The boat was equipped with radar.

Ofisimizi bilgisayarlarla donattık. - We have equipped our office with computers.

equip
teçhiz etmek
kit out
temin et
equip
{f} giydirmek
equip
{f} kuşatmak
to furnish
vermek için
equip
donatım
equip
kişisel bilgi veya kabiliyet
equip
gerekli alet veya silâhları sağlamak
equip
equipment teçhizat
equip
levazım