Her halükârda o senin ağabeyin.
- In any case, he's your big brother.
Her halükarda, aramalıyım.
- In any case, I should call.
Her halükarda denemeye değer.
- It's worth trying at all events.
Her halukârda ebeveynlerine itaat etsen iyi olur.
- In any case you had better obey your parents.
Her halukârda endişelenmene gerek yok.
- In any case, you don't need to worry.
Her durumda, ben zaten tamamen size affettim.
- In any case, I've already entirely forgiven you.
Ne olursa olsun, makaleyi yazmayı bitirdim.
- In any case, I've finished writing the article.
Ne olursa olsun düşüncemi değiştirmeyeceğim.
- In any case, I won't change my mind.