Uzun sonbahar gecelerinde okumaktan daha iyi bir şey yoktur.
- There's nothing better than reading in the long autumn nights.
Cuma geceleri, sık sık arkadaşlarımla birlikte pizza yemeye giderim.
- On Friday nights, I often go eat pizza with my friends.
Yeni Zelanda'ya giderken Los Angeles'ta iki gece konakladık.
- We stopped over in Los Angeles for two nights on the way to New Zealand.
O birçok geceyi yıldızlara bakarak geçirdi.
- Many nights did he spend, looking up at the stars.