Seni ebediyen seveceğim.
- I'll love you forever.
Ebediyen mutlu olacağını umuyorum.
- I hope you'll be happy forever.
Tavşanın çabalarından etkilenen Buddha onu aya kadar yükseltti ve onu sonsuza kadar bu şekilde bıraktı.
- Buddha, impressed by the rabbit's efforts, raised him unto the moon and set him in that form forever more.
Seni sonsuza kadar seveceğim.
- I will love you forever.
Onu daima tanıyormuşum gibi hissediyorum.
- I feel like I've known her forever.
Onu daima tanıyorum gibi hissediyorum.
- I feel like I've known him forever.
Hep bugünün gelmesini bekledim.
- I've waited forever for this day to come.
Sonsuza dek burada kalamam.
- I can't stay here forever.
O, sonsuza dek Afrika'yı terk etti.
- He left Africa forever.