at a subsequent time

listen to the pronunciation of at a subsequent time
English - Turkish

Definition of at a subsequent time in English Turkish dictionary

later
sonra

Beni daha sonra arar mısınız? - Could you call me later?

Üç saat sonra eve geri döndü. - He returned home three hours later.

later
sonradan

Genç bir adamken, sonradan ünlü olacağını bilmiyordu. - As a young man, he did not know that he was to become famous later on.

Seri katillerin çoğu, çocukluklarında şiddete maruz kalmışlardır, ama çocukluklarında şiddete maruz kalan çok az insan, sonradan seri katil olmuştur. - Most serial killers have experienced brutal childhoods, but very few people who experienced brutal childhoods later become serial killers.

at a time
bir seferde

O, bir seferde altı kutu taşıdı. - He carried six boxes at a time.

Bir mıknatıs bir seferde çok sayıda çiviyi toplayabilir ve tutabilir. - A magnet can pick up and hold many nails at a time.

at a time
birden

Birisi bir seferde birden fazla şey yapamaz. - One can't do more than one thing at a time.

Hiç kimse bir defada birden daha fazla şey yapamaz. - No one can do more than one thing at a time.

later
daha sonra

Bu kararı nasıl verdiğini daha sonra açıkladı. - He explained later how he made this decision.

Sen ilerle ve ben sana daha sonra yetişirim. - You walk on and I will catch up with you later.

at a time
bölüm bölüm a little
later
adv.daha sonra: adj.sonraki,daha sonra
at a subsequent time

    Hyphenation

    at a sub·se·quent time

    Turkish pronunciation

    ät ı sʌbsıkwınt taym

    Pronunciation

    /ˈat ə ˈsəbsəkwənt ˈtīm/ /ˈæt ə ˈsʌbsəkwənt ˈtaɪm/
Favorites