at a certain price and date

listen to the pronunciation of at a certain price and date
English - Turkish

Definition of at a certain price and date in English Turkish dictionary

put
açmak
put
atfetmek
put
(Ticaret) satma opsiyonu
put
şişmanlamak
put
çıkarmak

Sana bir zahmet çıkarmak istemiyorum. - I don't want to put you to any trouble.

Bu kazak çıkarmak ve giymek için rahat. - This sweater is comfortable to take off and put on.

put
neşretmek
at a price
yüksek fiyatla
put
oya sunmak
put
bahis tutuşmak
put
{f} yatırım yapmak
put
koşmak
put
fırlatmak
put
{f} atmak

Canlı bir ıstakozu kaynar su dolu bir kaba atmak acımasızca. - It's cruel to put a live lobster into a pot of boiling water.

Belki onu başımdan atmak için bir şey yaptım. - Maybe I did something to put him off.

put
{f} bırakmak

Hayatının onun ellerine bırakmak istediğinden emin misin? - Are you sure you want to put your life in her hands?

Ben geçmişi arkamızda bırakmak istiyorum. - I'd like to put the past behind us.

at a price
(deyim) ozveri veya kayipla
put
zorlamak
put
{f} (put, --ting) koymak, yerleştirmek
put
{i} atış

Gitmeden bir şeyler atıştırmalısın. - You should put something in your stomach before you go.

put
hareketsiz
put
reye koymak
put
sabit

Sabit bir biçimde durarak elinden gelenin en iyisini yapmaya çalıştı. - Sitting still he tried to put his best foot forward.

put
{f} yüklemek
English - English
put
at a certain price and date

    Hyphenation

    at a cer·tain price and date

    Turkish pronunciation

    ät ı sırtın prays ınd deyt

    Pronunciation

    /ˈat ə ˈsərtən ˈprīs ənd ˈdāt/ /ˈæt ə ˈsɜrtən ˈpraɪs ənd ˈdeɪt/
Favorites