asset that was left to the care of the other

listen to the pronunciation of asset that was left to the care of the other
English - Turkish

Definition of asset that was left to the care of the other in English Turkish dictionary

deposit
{i} emanet

Ona bir emanet verdim ve sonra o ortadan kayboldu. - I gave him a deposit and then he disappeared.

Benim emanet anahtarını bulamıyorum. - I can't find my safety deposit key.

deposit
depo

Bir güvenlik depozitosuna ihtiyacın var mı? - Do you require a security deposit?

Depozito olarak üç aylık kira vermelisiniz. - You have to give three months' rent as a deposit.

deposit
birikinti
deposit
{i} yatırılan para
deposit
(Tıp) Tortu, çöküntü, çökelti
deposit
tortu
deposit
bırakmak
deposit
kapora
deposit
(isim) depozito; tortu; katman; teminât, emanet, mevduat; yatırılan para
deposit
{f} yumurtlamak
deposit
{i} mevduat

Bu mevduat yüzde üç faiz taşımaktadır. - This deposit bears three percent interest.

Bankada 500.000 yenlik bir mevduatım var. - I have a deposit of 500,000 yen at the bank.

deposit
{i} teminât
deposit
(Nükleer Bilimler) tortu,yatak (madencilik)
deposit
{f} para yatırmak

Biraz para yatırmak istiyorum. - I want to deposit some money.

Beyefendi, ben para yatırmak istiyorum. Bunu nasıl yaparım? - Sir, I would like to deposit my money. How do I do that?

deposit
{i} depozit, depozito; kaparo, pey akçesi: The salesman asked for a thirty million lira deposit. Satıcı otuz milyon lira depozit
deposit
deposit account mevduat hesabı
deposit
{f} tortu bırakmak
deposit
{i} katman
deposit
(fiil) yerleştirmek; yatırmak, bankaya yatırmak, para yatırmak; emanet etmek; yumurtlamak; tortu bırakmak; çökelmek
English - English
deposit
asset that was left to the care of the other

    Hyphenation

    as·set that was left to the care of the oth·er

    Turkish pronunciation

    äset dhıt wız left tı dhi ker ıv dhi ʌdhır

    Pronunciation

    /ˈaˌset ᴛʜət wəz ˈleft tə ᴛʜē ˈker əv ᴛʜē ˈəᴛʜər/ /ˈæˌsɛt ðət wəz ˈlɛft tə ðiː ˈkɛr əv ðiː ˈʌðɜr/
Favorites