assessment of the probability that a risk will occur

English - Turkish

Definition of assessment of the probability that a risk will occur in English Turkish dictionary

Related Terms

likelihood

{i} ihtimal

Büyük bir ihtimalle, bu ders kitabını kullanırsan, giriş sınavını geçeceksin. - In all likelihood, you will pass the entrance exam if you use this textbook.

Onun gelme ihtimali var mı? - Is there any likelihood of his coming?

likelihood

{i} olası olma

likelihood

olabilirlik

likelihood

olasılık

Biz ve sovyetler nükleer yıkımın alışılmış tehditiyle yüz yüzeyiz ve hem kapitalizmin hem komunizmin nükleer bir savaşla mücadele etmesi olasılık dışı. - Both we and the Soviets face the common threat of nuclear destruction and there is no likelihood that either capitalism or communism will survive a nuclear war.

Büyük olasılıkla, bir hafta uzak kalacaklar. - In all likelihood, they'll be away for a week.

likelihood

(Askeri) (~PROBABILITY) OLASILIK

English - English

Definition of assessment of the probability that a risk will occur in English English dictionary

likelihood

Hyphenation

as·sess·ment of the prob·a·bi·li·ty that a risk will oc·cur

Turkish pronunciation

ısesmınt ıv dhi präbıbîlıti dhıt ı rîsk wıl ıkır

Pronunciation

/əˈsesmənt əv ᴛʜē ˌpräbəˈbələtē ᴛʜət ə ˈrəsk wəl əˈkər/ /əˈsɛsmənt əv ðiː ˌprɑːbəˈbɪlətiː ðət ə ˈrɪsk wəl əˈkɜr/