assault, attack in speech or writing, attack with words; set upon

listen to the pronunciation of assault, attack in speech or writing, attack with words; set upon
English - Turkish

Definition of assault, attack in speech or writing, attack with words; set upon in English Turkish dictionary

assail
üzerine atılmak
assail
dil uzatmak
assail
sözlerle ya da yumruklarla saldırmak
assail
işe girişmek
assail
saldır

Saldırganını vurdu ama onu öldürmedi. - He shot his assailant but didn't kill him.

Dan karısını öldürdü ve bunu bilinmeyen bir saldırganın işi olarak gösterdi. - Dan killed his wife and made it appear as the work of an unknown assailant.

assail
{f} with ... yağmuruna tutmak: She assailed him with questions. Onu soru yağmuruna tuttu
assail
assailant saldırgan kimse
assail
{f} saldırmak
assail
hamle etmek
assail
mütecaviz kimse
assail
dil uzatmak assailable tecavüz edilebilir
assail
üzerine varmak
assail
{f} hücum etmek
English - English
{f} assail
assault, attack in speech or writing, attack with words; set upon
Favorites