Desteğinizi rica etmek isterim.
- I would like to ask for your support.
Tom yardım için rica etmek istemiyordu.
- Tom didn't want to ask for help.
Ondan yardım istemenin faydası yok.
- It's no use asking him for help.
Benden içecek istemekten vazgeç! Git onu kendin al.
- Stop asking me for a drink! Go get it yourself.
John sormadan birkaç adet pastayı kendisi aldı.
- John helped himself to several pieces of pie without asking.
Sınıfa girer girmez öğrenciler sorular sormaya başladı.
- I had scarcely entered the class before the students started asking questions.
Tom Mary'ye bazen yapmak zorunda olduğumuz bütün şeyin af dilemek olduğunu söyledi.
- Tom told Mary that sometimes all you have to do is ask for forgiveness.
Onlar barış istemek için geldi.
- They came to ask for peace.
Sadece onu istemek zorundasın.
- You have only to ask for it.
Para için rica ettin mi?
- Did you ask for money?
Tom yardım için rica etmek istemiyordu.
- Tom didn't want to ask for help.
Sınıfa girer girmez öğrenciler sorular sormaya başladı.
- I had scarcely entered the class before the students started asking questions.
Öğrenciler sorular sormaya başladığında sınıfa henüz girmiştim.
- As soon as I entered the class, the students started asking questions.
If you keep on speeding, you are asking for trouble.
I asked for a glass of water.
... That's why I'm asking for your vote and that's why I'm asking for another four ...
... You should be asking for this information over here, a ...