Bir otlakçı çalışma numarası yapmayan biridir.
- A bum is someone who doesn't pretend to work.
Serseri gibi giyinip gelme.
- Don't come dressed like bums.
Hawaii'de bir sürü plaj serserisi var.
- There are a lot of beach bums in Hawaii.
Ben bütünüyle berbattım.
- I was totally bummed.
Onun sıska bir sakalı bozuk bir bacağı var.
- He has a scraggly beard and a bum leg.