English - Turkish
Definition of ascending; going up; as, an uphill road in English Turkish dictionary
- uphill
- zor
Büyük anlaşmazlıklara karşı zorlu bir mücadeleden sonra, onlar nihayet şirketi tekrar kendi ayakları üzerinde durdurdular.
-After an uphill struggle against great odds they finally got the company on its feet again.
- uphill
- yukarıya giden
- uphill
- {s} zahmetli
- uphill
- {s} yükselen
- uphill
- yukarıya
- uphill
- güç
- uphill
- muşkul
- uphill
- güç, çetin, zahmetli: uphill struggle güç bir mücadele
- uphill
- yokuş yukarı
Bu yokuş yukarı bir yoldur.
-This is an uphill road.
- uphill
- çetin
Bu çetin bir mücadeleydi.
-It was an uphill struggle.
- uphill
- {s} yokuş yukarı giden
- uphill
- z. yokuş yukarı. s
Related Terms
English - English
Definition of ascending; going up; as, an uphill road in English English dictionary
- uphill
ascending; going up; as, an uphill road
Hyphenation
ascending; Go·ing up; as, an up·hill roadPronunciation
Resimler
Favorites