as much as one can

listen to the pronunciation of as much as one can
English - Turkish
elinden geldiği kadar
elinden geldiği kadar, gücü yettiği kadar, yapabildiği kadar: I'll help as much as I can. Elimden geldiği kadar yardım edeceğim. as nearly as I can tell yaklaşık olarak, bildiğim kadarıyla
gücü yettiği kadar
yapabildiği kadar
as much as
olduğu kadar

Mümkün olduğu kadar tünellerden kaçınmaya çalışacağım. - I will try to avoid tunnels as much as possible.

Bir yabancı dili öğrenmek istiyorsan mümkün olduğu kadar çok çalışmalısın. - If you want to master a foreign language, you must study as much as possible.

as much as
olabildiği kadar
as much as
aynı miktarda
as much as
kadar

O, benim kazandığımın üç katı kadar çok kazanıyor. - He earns three times as much as I do.

Haber onu, beni şaşırttığı kadar, çok şaşırttı. - The news surprised him as much as it did me.

as much as
kadar çok

Tom beni otuz dolara istediğin kadar çok yiyebileceğin bir restorana götürdü. - Tom took me to a restaurant where you can eat as much as you want for thirty dollars.

Tom onun senin satmaya çalıştığın o zımbırtıya 300 dolar kadar çok harcamaya istekli olduğunu söylüyor. - Tom says he's willing to spend as much as $300 on that gizmo you're trying to sell.

as much as
aynı
as much as
bile
English - English

Definition of as much as one can in English English dictionary

as much as
to the same extent; up to the desired amount
as much as one can

    Hyphenation

    as much as one Can

    Turkish pronunciation

    äz mʌç äz hwʌn kın

    Pronunciation

    /ˈaz ˈməʧ ˈaz ˈhwən kən/ /ˈæz ˈmʌʧ ˈæz ˈhwʌn kən/
Favorites