Bir arkadaş hediye olarak meyve gönderdi. - A friend sent the fruit as a gift.
Bir arkadaş hediye olarak meyve gönderdi.
A friend sent the fruit as a gift.
Benim için büyük zevk, Mary bana Boston'dan bir hediye olarak bir müzik kutusu getirdi. - Much to my delight, Mary brought me a music box from Boston as a gift.
Benim için büyük zevk, Mary bana Boston'dan bir hediye olarak bir müzik kutusu getirdi.
Much to my delight, Mary brought me a music box from Boston as a gift.