There was a modest rise in prices last year.
- Geçen yıl fiyatlarda makul bir artış vardı.
Why did you turn down his request for a pay rise?
- Onun ücret artışı ile ilgili ricasını neden geri çevirdin?
Incremental improvement is fine as long as the increments are large enough to see.
- Artan iyileşme, artış görülecek kadar geniş olduğu sürece iyidir.
The increase of the population is a serious problem.
- Nüfus artışı ciddi bir sorundur.
This increase in unemployment is a consequence of the recession.
- İşsizlikteki bu artış, durgunluğun bir sonucudur.
I asked my boss for a pay raise.
- Patronumdan ücret artışı istedim.
Apparently, we'll be getting a raise within two months.
- Görünüşe göre, biz iki ay içerisinde bir artış alacağız.
The small car boom is ending.
- Küçük araba artışı sona eriyor.
We must prevent rapid population growth.
- Hızlı nüfus artışını önlemeliyiz.
Price increases explain the difference between the real and nominal growth rates.
- Fiyat artışları reel ve nominal büyüme oranları arasındaki farkı açıklar.
The Dow Jones average posted a gain of two points today.
- Bugün Dow Jones ortalama iki puanlık artış ilan etti.