Tom otururken, masaya çarptı ve kahvesi masa örtüsüne döküldü. - As Tom sat down, he bumped the table and his coffee spilled onto the tablecloth.
Tom otururken, masaya çarptı ve kahvesi masa örtüsüne döküldü.
As Tom sat down, he bumped the table and his coffee spilled onto the tablecloth.
Maalesef masa örtüsüne kahve döktüm. - I'm afraid I spilled coffee on the tablecloth.
Maalesef masa örtüsüne kahve döktüm.
I'm afraid I spilled coffee on the tablecloth.