Tom pastayı altı parçaya böldü.
- Tom cut the pie into six pieces.
Odada dört parça mobilya vardı.
- There were four pieces of furniture in the room.
Cam parçalara bölündü.
- The glass broke to pieces.
O, mektubu parçalara ayırdı.
- She tore the letter into pieces.
O bir fabrikada çalışıyor.
- He works in a factory.
Tom büyük bir fabrika için çalışıyor.
- Tom works for a large factory.
Picasso'nun çalışmalarını severim.
- I like the works of Picasso.
Onun çalışmalarından hiçbirini görmedim.
- I have seen neither of his works.
Ressam birçok güzel sanat eserleri üretir.
- The painter produces many fine works of art.
Tom'un eserlerde çok sayıda projesi var.
- Tom has a lot of projects in the works.
Karıştırma tesisinden şantiyeye beton taşımak için doksan dakikamız var.
- We have ninety minutes to carry the concrete from the mixing plant to the worksite.
Beton karma tesisi sadece şantiyeden bir mil uzakta.
- The concrete mixing plant is just a mile from the worksite.
Ben atölyede çalışıyorum.
- I am working at the workshop.
Tom'un bodrumunda bir atölyesi var.
- Tom has a workshop in his basement.
Birisi işleri baltaladı.
- Someone's put a spanner in the works.
Ben işlerin kontrolünü aldım.
- I got control of the works.
Tom evinin yakınındaki bir spor salonunda egzersiz yapıyor.
- Tom works out in a gym near his house.
Atölyesinde bir tablo yapıyor.
- He's making a table in his workshop.