We should sometimes pause to think.
- Düşünmek için bazen ara vermeliyiz.
He never breaks his habit.
- O asla alışkanlığına ara vermez.
I want you to take a break.
- Ara vermeni istiyorum.
I didn't want to interrupt the discussion.
- Görüşmeye ara vermek istemedim.
I want to take a break.
- Ara vermek istiyorum.
I don't have time to take a break.
- Ara vermek için vaktim yok.
He interrupted his work to answer the phone.
- Telefona cevap vermek için işine ara verdi.
They interrupted the meeting for lunch.
- Öğle yemeği için toplantıya ara verdiler.
I want you to take a break.
- Ara vermeni istiyorum.
I don't have time to take a break.
- Ara verecek vaktim yok.
I have done all of my homework and I'd like to take a short break.
- Bütün ödevlerimi yaptım ve kısa bir ara vermek istiyorum.
I don't have time to take a break.
- Ara vermek için vaktim yok.