Almost immediately, investigators noticed anomalies.
- Araştırmacılar anomalileri neredeyse hemen fark ettiler.
Fadil's reaction puzzled the investigators.
- Fadıl'ın tepkisi araştırmacıları şaşırttı.
Researchers say that it's easier to lose weight if you eat three square meals a day.
- Araştırmacılar günde üç doyurucu yemek yersen kilo vermenin daha kolay olduğunu söylüyor.
Dan met a group of biology researchers at Princeton University.
- Dan, Princeton Üniversitesi'nde bir grup biyoloji araştırmacısı ile bir araya geldi.
Investigators uncovered an assassination plot.
- Araştırmacılar, bir suikast planını ortaya çıkardılar.
The investigators gathered evidence from the crash site.
- Araştırmacılar kaza yerinden delil topladılar.
The explorers discovered a skeleton in the cave.
- Araştırmacılar mağarada bir iskelet keşfettiler.
The explorers began to suffer from a severe lack of food.
- Araştırmacılar ciddi bir gıda eksikliğinden muzdarip olmaya başladı.
Tom is an investigative journalist.
- Tom bir araştırmacı gazetecidir.
Tom is an investigative reporter.
- Tom bir araştırmacı muhabirdir.
Most analysts expected that Tom's offer would set off a new round of bidding for Mary.
- Araştırmacıların çoğu, Tom'un teklifinin Mary'ye bir dizi yeni teklifler gelmesine neden olacağı kanısında.