araştırılma

listen to the pronunciation of araştırılma
Turkish - English

Definition of araştırılma in Turkish English dictionary

araştır
{f} quest

He went on a quest to find the point where the sky touches the Earth. - O, gökyüzünün dünyaya dokunduğu noktayı bulmak için uzun ve zorlu bir araştırmaya devam etti.

They explored the desert in quest of buried treasure. - Onlar gömülü hazine arayışında çölü araştırdı.

araştır
probing
araştır
(Bilgisayar) investigate

It's my business to investigate such things. - Bu tür şeyleri araştırmak benim işim.

A committee has been set up to investigate the problem. - Sorunu araştırmak için bir komite kuruldu.

araştır
{f} research

We have little money available for the research. - Araştırma için mevcut az paramız var.

The research institute was established in the late 1960s. - Araştırma enstitüsü, 1960'ların sonlarında kurulmuştur.

araştır
make a survey of
araştır
inquire

He says he will inquire into the matter. - Konuyu araştıracağını söylüyor.

araştır
{f} ferret
araştır
look into

Private detectives were hired to look into the strange case. - Özel dedektifler tuhaf davaları araştırmak için kiralanırlar.

Please look into this matter as soon as you can. - Lütfen yapabildiğiniz kadar kısa zamanda bu konuyu araştırın.

araştırılmak
investigation
araştır
probe
araştır
(Biyoloji) explore

The hunter explored the appearance of the sky. - Avcı gökyüzünün görünümünü araştırdı.

The explorers began to suffer from a severe lack of food. - Araştırmacılar ciddi bir gıda eksikliğinden muzdarip olmaya başladı.

araştır
snoop
Turkish - Turkish
Araştırılmak işi
araştırılmak
Araştırma yapılmak, gözden geçirilmek: "İşte bu nokta araştırılmak ister."- H. R. Gürpınar
araştırılmak
Araştırma yapılmak, gözden geçirilmek