Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

arılar

listen to the pronunciation of arılar
Turkish - English
(Arılık) bees

Flowers attract bees. - Çiçekler arıları çeker.

The girls are as busy as bees. - Kızlar, arılar kadar meşguldür.

beetles
arı
bee

She is as busy as a bee. - O bir arı kadar meşguldür.

I've been searching for my puppy for weeks. - Haftalardır yavru köpeğimi arıyorum.

arı
innocent
arı
{s} clean

I'm looking for something to clean the carpet with. - Ben halıyı temizlemek için bir şey arıyorum.

arı
distinct
arı
pure
arı
clear
arı
clean; pure; unadulterated; innocent
arı
wasp

Do not provoke that wasp. - O eşek arısını tahrik etme.

I don't think this is a wasp. - Bunun bir eşek arısı olduğunu sanmıyorum.

arı
(Tabiat Doğa) (böcek, haşere, Fam: zarkanatlılar, gışâiyülcenah) [syn.: arı, bal arısı] bee
arı
unspotted
arı
quit
Turkish - Turkish
Tek tek veya bir topluluk düzeni içinde yaşayan, vücutları, özellikle karınları ve arka ayakları kıllarla örtülü zar kanatlılar familyası
Arı
(Osmanlı Dönemi) HAŞREM
Arı
salt
Arı
miliz
Arı
moz
Arı
pucek
arı
çıplak, yoksun
arı
Günahsız
arı
Temiz, münezzeh
arı
Zar kanatlılardan, bal ve bal mumu yapan, iğnesiyle sokan böcek (Apis mellifica)
arı
Yabancı şeylerden arınmış, katışıksız, saf, halis
arı
Bir kimyasal özdeğin yabancı özdeciklerden arınmış niteliği
arı
Hint-iran dil grubuna verilen ad
arı
(Osmanlı Dönemi) nahl