Bu tehlikeli olgu hakkında çok az şey bilinmektedir.
- Very little is known about this dangerous phenomenon.
Böyle bir olgunun varlığı için hiçbir somut kanıt bulamadık.
- We could find no concrete evidence for the existence of such a phenomenon.
Bu fenomeni açıklamak için, her bilim adamı kendi teorisini tasarladı.
- To explain this phenomenon, each scientist devised his own theory.
O tamamen farklı bir fenomendir.
- That's a completely different phenomenon.
İsveç'te bir yerine üç isme sahip olmak bir çocuk için daha yaygındır, fakat burada, evde, daha sıra dışı bir doğal olaydır.
- In Sweden it is more common for a child to have three first names than one, but here, at home, this is a more unusual phenomenon.
Bu olay yavaş yavaş anlaşılıyor.
- This phenomenon is being understood slowly.
İsveç'te bir yerine üç isme sahip olmak bir çocuk için daha yaygındır, fakat burada, evde, daha sıra dışı bir doğal olaydır.
- In Sweden it is more common for a child to have three first names than one, but here, at home, this is a more unusual phenomenon.
I verily believe that in the Moon there are no rains, for if Clouds should gather in any part thereof, as they do about the Earth, they would thereupon hide from our sight some of those things, which we with the Telescope behold in the Moon, and in a word, would some way or other change its Phœnomenon.