apparatus, device

listen to the pronunciation of apparatus, device
English - Turkish

Definition of apparatus, device in English Turkish dictionary

tool
araç,v.aletle şekillendir: n.alet
tool
bir alet ile şekil vermek
tool
piyon
tool
kaba penis
tool
(arabayı) sürmek
tool
vasıta
tool
kukla
tool
başkasına alet olan kimse
tool
{i} araç

Bir İngiliz anahtarı, yaygın olarak kullanılan bir araçtır. - A wrench is a commonly used tool.

İnsan araçları kullanmayı erken öğrendi. - Man learned early to use tools.

tool
{i} alet

Tom çocuklarının elektrikli aletlerini kullanmasına izin vermezdi. - Tom wouldn't let his children use his power tools.

Benim bahçemdeki yabani otları çekmek için bir alete ihtiyacım var. - I need a tool for pulling weeds in my garden.

tool
(Mühendislik) alet, takım, torna bıçağı
tool
(İnşaat) takım, alet
tool
{i} keski

Keskin bir dil sürekli kullanımla keskinleşen tek kenarlı bir araçtır. - A sharp tongue is the only edged tool that grows keener with constant use.

tool
{i} piyon, başkasının istediği gibi kullandığı kimse
tool
(fiil) aletle işlemek, araba kullanmak
tool
{i} kaba penis, alet, babafingo
tool
herhangi bir işi görmek için gerekli olan vasıta
tool
{f} aletle işlemek
English - English
{i} tool
apparatus, device
Favorites