Her ne istiyorsanız yiyebilirsiniz.
- You can eat whatever you like.
Her ne yapmak istiyorsan yap.
- Do whatever you want to do.
Hakkında suçlu hissedeceğin herhangi bir şey yok.
- You have nothing whatever to feel guilty about.
Okumak istediğin herhangi bir kitabı alabilirsin.
- You may have whatever book you want to read.
Ben senin yapmamı istediğin her şeyi yapacağım.
- I'll do whatever you want me to do.
O, söylediğim her şeye inanır.
- He believes whatever I say.
O sarhoşken, homurdanıyor ve kavga ediyor. O ayıkken, eline ne gelirse atıyor ve hiçbir şey söylemiyor.
- When he is drunk, he grumbles and fights. When he is sober, he lies on whatever comes to hand and says nothing.
Ne olursa olsun, hiç kimseye bunun hakkında bir şey anlatmayacağım.
- Whatever happens, I won't tell anybody about it.
Hakkında endişe edeceğin herhangi bir şey yok.
- You have nothing whatever to worry about.
Hakkında suçlu hissedeceğin herhangi bir şey yok.
- You have nothing whatever to feel guilty about.
Hangi tür yardıma ihtiyacı varsa Tom'a ver.
- Give Tom whatever help he needs.
O hangi oyunu oynarsa oynasın her zaman kazanır.
- Whatever game he plays, he always wins.
Do you want Chinese or Mexican for lunch today? — Whatever.