any unsound or delusive mode of reasoning, or anything based on such reasoning

English - Turkish

Definition of any unsound or delusive mode of reasoning, or anything based on such reasoning in English Turkish dictionary
fallacy: Yanlış kanı
fallacy: {i} man. yanıltmaca, safsata, mantık kurallarına aykırı sav
fallacy: yanılım
fallacy: yanılma
fallacy: yanlış inanç
fallacy: yanlış mantık
fallacy: yanlış düşünce ya da inanç
fallacy: yanlış düşünce veya inanç
fallacy: mantık yanıltmaca, safsata, mantık kurallarına aykırı sav
fallacy: (Pisikoloji, Ruhbilim) yanılgı
fallacy: temelsizlik
fallacy: hile
fallacy: mantık kurallarına aykırı gelenpathetic fallacy insanlara has duyguların doğal belirtilere mal edilmesi "insafsız deniz" gib
fallacy: hata
fallacy: {i} mantıksızlık
fallacy: yanlış fikir
fallacy: {i} yanlış düşünce/inanç
fallacy: (isim) yanlış inanış, safsata, mantıksızlık, yanlış
fallacy: aldatma
fallacy: aldatıcı kavram

English - English

Definition of any unsound or delusive mode of reasoning, or anything based on such reasoning in English English dictionary: fallacy

any unsound or delusive mode of reasoning, or anything based on such reasoning

Hyphenation

a·ny un·sound or de·lu·sive mode of reasoning, or a·ny·thing based on such rea·son·ing

History

Favorites