any single race which determines final places and times in an event

listen to the pronunciation of any single race which determines final places and times in an event
English - Turkish

Definition of any single race which determines final places and times in an event in English Turkish dictionary

final
final
final
nihai

Biz nihai bir karar aldık. - We've made a final decision.

Tom nihai kararı Mary'ye bıraktı. - Tom left the final decision to Mary.

final
{s} son

O, sonunda IBM'in başkanı oldu. - He finally became the president of IBM.

Sonunda,gerçeği öğrendik. - Finally we have learned the truth.

final
{s} kesin

O bütçe henüz kesinleşmiş değil. - That budget isn't yet final.

Plan henüz kesinleşmiş değil. - The plan is not yet finalized.

final
spor final
final
dönem sonu sınavı
final
gazet

Gazetelere göre adam sonunda itiraf etti. - According to the papers, the man has finally confessed.

Sonunda oturmak ve gazete okumak için zaman buldum. - I finally found time to sit down and read the newspaper.

final
son maç
final
yıl sonu
final
sonda gelen
final
sonunda

Sonunda,gerçeği öğrendik. - Finally we have learned the truth.

O, sonunda IBM'in başkanı oldu. - He finally became the president of IBM.

final
{s} spor final: final match final maçı
final
{s} kusursuz
final
{i} final karşılaşması
final
{i} son baskı (gazete)
final
{s} sonuncu
English - English
final
any single race which determines final places and times in an event

    Hyphenation

    a·ny sin·gle race which determines fi·nal places and times in an e·vent

    Turkish pronunciation

    eni sînggıl reys hwîç dıtırmınz faynıl pleysız ınd taymz în ın ivent

    Pronunciation

    /ˈenē ˈsəɴɢgəl ˈrās ˈhwəʧ dəˈtərmənz ˈfīnəl ˈplāsəz ənd ˈtīmz ən ən ēˈvent/ /ˈɛniː ˈsɪŋɡəl ˈreɪs ˈhwɪʧ dəˈtɜrmənz ˈfaɪnəl ˈpleɪsəz ənd ˈtaɪmz ɪn ən iːˈvɛnt/
Favorites