any extreme pain, anguish or misery, either physical or mental

listen to the pronunciation of any extreme pain, anguish or misery, either physical or mental
English - Turkish

Definition of any extreme pain, anguish or misery, either physical or mental in English Turkish dictionary

torment
{i} eziyet

Mary küçük kız kardeşine eziyet ederdi. - Mary used to torment her younger sister.

Kardeşine eziyet etmeye son ver. - Stop tormenting your brother.

torment
{i} azap

Şiir sadece azap değildir; şiir sevgidir. Sıcak ve şehvetli tutkudur; o, devrim, romantizm ve hassasiyettir. - Poetry is not just torment; poetry is love. It is warm and sensual passion; it is revolution, romance and tenderness.

torment
işkence yapmak
torment
azap vermek
torment
canını yakmak
torment
büyük acı
torment
sancı
torment
eziyet etmek
torment
işkence

Lütfen artık bana işkence etme. - Please don't torment me any longer.

Yerlilere uzun süre kurak havayla işkence yapıldı. - The natives were tormented by a long spell of dry weather.

torment
kızdırmak
torment
tormentinglyişkence edercesine
torment
{i} cefa
torment
{f} işkence etmek
torment
azap çektirmek
torment
{i} ıstırap, azap
torment
eziyet et

Kardeşine eziyet etmeye son ver. - Stop tormenting your brother.

Çocukken bile, Fadıl kardeşlerine eziyet etti. - Even when he was a child, Fadil tormented his siblings.

torment
{f} acı çektirmek

Sana daha fazla acı çektirmek istemiyorum. - I don't want to torment you any longer.

torment
işkence aleti
English - English
torment

He was bitter from the torments of the insipid divorce system.

any extreme pain, anguish or misery, either physical or mental

    Hyphenation

    a·ny ex·treme pain, an·guish or misery, ei·ther phys·i·cal or men·tal

    Pronunciation

Favorites