English - Turkish
Definition of anwachsen lassen in English Turkish dictionary
- swollen
- {s} kabarık
- swelled
- {f} şiş
Tom bileğini burktu ve o şişti.
-Tom twisted his ankle and it swelled up.
- swollen
- gururlu
- swollen
- şişinmiş
- swollen
- özünü beğenmiş
- swollen
- şiş
Benim ellerim ve ayaklarım şişti.
-My hands and legs are swollen.
Benim küçük parmağım şişti.
-My little finger is swollen.
- swelled
- şişmiş
- swelled
- kabarmış
- swelled
- büyümüş
- swelled
- kibirli/şişmiş
- swelled
- şişir/şiş
- swollen
- f., bak. swell. s. şişmiş, şiş
- swollen
- kibirli/şişmiş
- swollen
- {s} şişmiş
Ayakkabıların çok küçük olduğu için ayakların şişmiş.
-Your feet are swollen because your shoes are too small.
Onun gözü şişmişti ve burnu kanıyordu.
-His eye was swollen and his nose was bleeding.
- swollen
- şişir/şiş
- swollen
- {s} şişkin
Related Terms
German - English
Definition of anwachsen lassen in German English dictionary
- swollen, swelled}
- swelled
- swollen
- to swell {swelled