English - Turkish
Definition of answering no end or purpose, vain in English Turkish dictionary
- useless
- {s} yararsız
Onu kullanmadığın sürece özgürlük yararsızdır.
-Freedom is useless unless you use it.
Burada yararsız bir sürü ıvır zıvırdan başka bir şey yok.
-There's nothing in here but a lot of useless junk.
- useless
- işe yaramaz
Keşke böyle işe yaramaz bir şey almasaydım.
-I wish I had not bought such a useless thing.
Veri tamamen işe yaramaz.
-The data was completely useless.
- useless
- {s} faydasız
Onunla konuşmak faydasız.
-It is useless to talk to him.
Bilgi oldukça faydasızdı.
-The information was quite useless.
- useless
- havacıva
- useless
- ham
- useless
- beş paralık
- useless
- malayani
- useless
- {s} kullanışsız
Doğada hiçbir şey kullanışsız değildir.
-Nothing in nature is useless.
Makine çevirisi neden kullanışsızdır?
-Why is machine translation useless?
- useless
- yaraksız
- useless
- uselessnessfaydasızlık
- useless
- {s} beyhude
- useless
- {s} boşuna
Doğa hiçbir şeyi boşuna yapmaz.
-Nature does nothing uselessly.
- useless
- uselesslyfaydasızca
- useless
- {s} nafile
- useless
- abes
Related Terms
English - English
Definition of answering no end or purpose, vain in English English dictionary
- {a} useless
answering no end or purpose, vain
Pronunciation
Resimler
Favorites