Bütün soruları yanıtlamak zorunda mıyım?
- Do I have to answer all of the questions?
Onun mektubunu yanıtlamak zorundayım.
- I have to answer his letter.
Tom Mary'nin cevap vermek istemediği birkaç soru sordu.
- Tom asked a few questions that Mary didn't want to answer.
Bu soruya cevap vermek zor.
- It's difficult to answer this question.
Cevabınız tatmin edici olmaktan uzaktır.
- Your answer is far from satisfactory.
Onun cevabı tatmin edici olmaktan uzaktı.
- His answer was far from satisfactory.
Ben mektupların hiçbirini yanıtlamadım.
- I answered neither of the letters.
Soruyu kolaylıkla yanıtlaması bizi şaşırttı.
- The ease with which he answered the question surprised us.
İngilizce yanıt vermek zorunda mıyım?
- Do I have to answer in English?
Soruyu kolaylıkla yanıtlaması bizi şaşırttı.
- The ease with which he answered the question surprised us.
Köpek John adına karşılık veriyor.
- The dog answers to the name John.
Ben onun sahtekarlığına karşılık veremem.
- I can't answer for his dishonesty.