Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
English - Turkish
Definition of ancient, original, prior in English Turkish dictionary
- primitive
- {i} ilk insan
- primitive
- {i} primitif
- primitive
- ilkel
Onlar bu ilkel aletleri kullandılar.
-They used those primitive tools.
İlkel hesap makineleri, bilgisayarlar geliştirilmeden uzun zaman önce vardı.
-Primitive calculating machines existed long before computers were developed.
- primitive
- {s} basit
- primitive
- {s} ilk
İlkel hesap makineleri, bilgisayarlar geliştirilmeden uzun zaman önce vardı.
-Primitive calculating machines existed long before computers were developed.
Onlar bu ilkel aletleri kullandılar.
-They used those primitive tools.
- primitive
- (isim) ilk insan, primitif, yapmacıksız ve kendi kendini yetiştirmiş ressam, kök sözcük
- primitive
- kurala bağlı olmayıp işitilerek öğrenilen kelime
- primitive
- (Tıp) Gelişmemiş, ilkel, basit, iptidai (toplum v.s.)
- primitive
- {s} ilk çağa ait
- primitive
- evvelki
- primitive
- kaba
- primitive
- türetilmemiş
- primitive
- {i} kök sözcük
- primitive
- eski usul
- primitive
- ilkel sanata benzer resim yapa
- primitive
- (Tıp) Ham, kaba, işlenmemiş
Related Terms
English - English
Definition of ancient, original, prior in English English dictionary
- {a} primitive
ancient, original, prior
Hyphenation
ancient, original, pri·orPronunciation
Resimler
History
Favorites