Tom sonuçları analiz etti.
- Tom analysed the results.
Sonuçları analiz etti.
- She analysed the results.
Öğrenciler kitaptan bir alıntıyı analiz etmek zorundalar.
- The students have to analyze an excerpt from the book.
Verileri analiz etmek uzun zaman aldı.
- It took a long time to analyze the data.
Bir uzman arabada bulunan kumaşı analiz etti.
- An expert analyzed the fabric found in the car.
Onlar sonuçları analiz etti.
- They analyzed the results.