It took a long time to analyze the data.
- Verileri analiz etmek uzun zaman aldı.
The students have to analyze an excerpt from the book.
- Öğrenciler kitaptan bir alıntıyı analiz etmek zorundalar.
She maintains that her analysis is correct.
- O, analizinin doğru olduğuna ısrar ediyor.
His essay gave only a superficial analysis of the problem, so it was a real surprise to him when he got the highest grade in the class.
- Onun denemesi, sorunun sadece yüzeysel bir analizini yaptı, bu yüzden sınıfta en yüksek notu aldığında ona gerçekten büyük bir sürpriz olmuştu.
The authors would like to thank Dr. Jackson for his statistical analyses.
- Yazarlar, istatistiksel analizleri için Dr Jackson'a teşekkür etmek istiyorlar.
The authors would like to thank Dr. Jackson for his statistical analyses.
- Yazarlar, istatistiksel analizleri için Dr Jackson'a teşekkür etmek istiyorlar.
Mary has analyzed the results.
- Mary sonuçları analiz etti.
They analyzed the results.
- Onlar sonuçları analiz etti.
She analysed the results.
- Sonuçları analiz etti.
Tom analysed the results.
- Tom sonuçları analiz etti.