an obscure place; a spot not exposed to light; hence, a secluded retreat

listen to the pronunciation of an obscure place; a spot not exposed to light; hence, a secluded retreat
English - Turkish

Definition of an obscure place; a spot not exposed to light; hence, a secluded retreat in English Turkish dictionary

shade
gölge

Biz gölgede biraz dinlendik. - We had a rest in the shade.

Yaşlı bir adam ağacın gölgesinde dinleniyordu. - An old man was resting in the shade of the tree.

shade
{i} gölgelik
shade
{i} renk tonu
shade
donuklaştırmak
shade
gölgeli yer
shade
gölgelendirme
shade
fiyat indirmek
shade
gölge (resimde)
shade
gölge vurmak
shade
gölgelemek
shade
(resimde) gölge
shade
{f} ışıktan korumak
shade
{i} ton

Bu bir araba için gerçekten kırmızının garip bir tonu. - That's a really weird shade of red for a car.

Grinin birçok tonları var. - There are many shades of gray.

shade
(isim) gölge, gölgelik, ruh, hayalet, siluet, renk tonu, az miktar, nüans, ince fark, koruma, kolay iş, şapka siperi, güneş gözlüğü, stor, panjur, ton
shade
{i} koruma
shade
{i} ince fark
shade
{i} güneş gözlüğü

Tom hep güneş gözlüğü takar. - Tom always wears shades.

shade
{f} örtmek
shade
tayf
English - English
shade
an obscure place; a spot not exposed to light; hence, a secluded retreat

    Hyphenation

    an ob·scure place; a spot not ex·posed to light; hence, a se·clu·ded re·treat

    Pronunciation

Favorites