Giriş sınavını geçebilsin diye, o sıkı çalışıyor.
- He's studying hard so he can pass the entrance exam.
Giriş sınavını geçti.
- He passed the entrance examination.
Gizli bir geçit yoluyla kaçtılar.
- They fled through a secret passageway.
Zihnimde çocukluğuma açılan gizli bir geçit var.
- There is a secret passageway in my mind leading to my childhood.
Yurt dışına seyahat ettiğinizde, genellikle bir pasaporta ihtiyacınız olur.
- When you travel abroad, you usually need a passport.
Nasıl o kadar pasif olabilirsin? Neden misilleme yapmıyorsun?
- How can you be so passive? Why don't you retaliate?
Sıkı çalışsa, sınavı geçebilir.
- If he studied hard, he could pass the exam.
Bazıları yalnızca zaman geçsin diye kitap okurlar.
- Some read books just to pass time.
O bir üniversite öğrencisi olarak kabul edilmektedir.
- He passes for a college student.
Linda on altı yaşındaydı fakat yirmi olarak kabul edilmesi için sorun yoktu.
- Linda is sixteen, but had no trouble passing for twenty.
Jones was issued an intentional pass in order to face Smith.
Smith was issued a free pass after Jones' double.
Jones was given an intentional walk in order to face Smith.