O, ayak bileğini burktu.
- He sprained his ankle.
Tom ayak bileği burktu.
- Tom sprained his ankle.
Kötü bir burkulmanız var.
- You have a bad sprain.
Tom sadece ayak bileğini burkmadı. O, ayak parmaklarından üçünü kırdı.
- Tom didn't just sprain his ankle. He broke three of his toes.