Şimdi sıcaklık sıfırın altında on derece.
- It is ten degrees below zero now.
Termometre sıfırın altında üç derece olarak okuyor.
- The thermometer reads three degrees below zero.
Onun büyük babası yüksek rütbeli bir askerdi.
- His grandfather was a soldier of high degree.
Bir üniversite diplomasına sahip olsa da, Tom hademe olarak çalışır.
- Even though he has a college degree, Tom works as a janitor.
Mary diplomasını haziranda alacak.
- Mary will get her degree in June.
İngiltere'de yüksek lisans dereceleri çok yaygın değildir.
- Master's degrees in Britain are not very common.
Ben bir lisans derecesi aldım.
- I earned a bachelor's degree.