Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

an http cookie, web cookie

listen to the pronunciation of an http cookie, web cookie
English - Turkish

Definition of an http cookie, web cookie in English Turkish dictionary

cookie
kurabiye

Mary Tom'un partisi için üç düzine kurabiye pişirdi. - Mary baked three dozen cookies for Tom's party.

Kurabiyeleri çalarken belirlendi. - He was spotted stealing cookies.

cookie
{i} biri

Bu kurabiyelerden birini yiyebilir miyim? - Would it be OK if I ate one of these cookies?

Bu kurabiyelerden birini denemek istiyorum. - I'd like to try one of those cookies.

cookie
smart cookie açıkgöz kimse
cookie
{i} kurabiye, (tatlı) çörek, (tatlı) kuru pasta; (tatlı) bisküvi
cookie
(Gıda) kraker
cookie
(Bilgisayar) tanımlama bilgisi
cookie
bisküvi

Bisküvi masanın altındadır. - Cookie is under the table.

Lütfen bisküvilere buyurun. - Please help yourself to the cookies.

cookie
adam

Ümit; bir saat önce bitirdiğin çikolatalı çörek kutusunun sihirle tekrar dolup dolmadığını kontrol etmek için çılgın bir adam gibi birdenbire mutfağa doğru koştuğundadır. - Hope is when you suddenly run to the kitchen like a mad man to check if the empty chocolate cookie box you just finished an hour ago is magically full again.

cookie
tatlı bisküvi
cookie
şahıs
cookie
{i} bebek

Bebek Kate tarafından yetiştirildi. - Cookie was raised by Kate.

cookie
{i} çekici kadın
cookie
{i} çörek

Tom'a biraz süt ve çörek verdim. - I gave Tom some milk and cookies.

Tom tüm çörekleri yedi mi? - Did Tom eat all the cookies?

cookie
kadın/adam/kurabiye
English - English
cookie
an http cookie, web cookie
Favorites