Onun İngilizce kompozisyonunun beş hatası var.
- Her English composition has few mistakes.
Bu kompozisyon yazan kız Nancy'dir.
- The girl who wrote this composition is Nancy.
Onlar amniyotik sıvının aşağı yukarı deniz suyu ile aynı bileşime sahip olduğunu söylüyorlar.
- They say amniotic fluid has roughly the same composition as sea water.
Bir spektrometre, maddenin kimyasal bileşimini belirlemek için ışık kullanır.
- A spectrometer uses light to identify the chemical composition of matter.
Benim yarına kadar yazacak birkaç denemem var.
- I have a few essays to write by tomorrow.
Tom Mary'ye denemesini düzelttirdi.
- Tom had Mary correct his essay.
Bu benim kendi makalem.
- This essay is my own.
Bu makale büyük bir gelişme gösterir.
- This essay shows a great improvement.
Öğretmen Tom'a denemesinin iyi yazıldığını söyledi.
- The teacher told Tom his essay was well written.
Japoncam için faydalı olacak güzel bir yazı hazırlamaya çalıştım, ama öğretmenim yazıda epey yanlışlar olduğunu ve yeni baştan yazmam gerektiğini söyledi.
- I have attempted to create a good essay which utilizes my Japanese, but my professor said that much of it was incorrect and that I have to do it all over again.
Bir kompozisyon yazabilir misin?.
Dersten sonra takılırsanız kompozisyonunuzda size yardımcı olabilirim.
- If you stick around after class, I can help you with your essay.
O bize tatil sırasında yazmamız için bir kompozisyon verdi.
- He gave us an essay to write during the vacation.
Bu kompozisyon o kadar kötü yazılmış ki ben onun ne anlama geldiğini çıkaramıyorum.
- This composition is so badly written than I can not make out what he means.
Onun besteleri rönesans müziğinin son yankısını temsil etmektedir.
- His compositions represent the last echo of Renaissance music.
O çok sesli bir beste.
- It is a polyphonic composition.
... People elaborate on their first draft of an essay that ...