an enclosed storage space (eg closet, cupboard)

listen to the pronunciation of an enclosed storage space (eg closet, cupboard)
English - Turkish

Definition of an enclosed storage space (eg closet, cupboard) in English Turkish dictionary

press
bastırmak
press
sıkıp suyunu çıkarmak
press
yazılı basın
press
basın yayın
press
(Otomotiv) kalıp
press
çabuklaştırmak
press
{f} bas

O biraz daha uzun kalmam için bana baskı yaptı. - He pressed me to stay a little longer.

Basın onun özel hayatıyla ilgileniyor. - The press is interested in his private life.

press
makine

Makineyi çalıştırmak için bu butona basın. - Press this button to start the machine.

press
bası

Oda basın konferansının başlamasını bekleyen muhabirlerle tıka basa doluydu. - The room was jam-packed with reporters waiting for the press conference to begin.

O, her gün kan basıncı ölçtürmek zorundadır. - He has to have his blood pressure taken every day.

press
toplanmak
press
basım
press
{i} basın

O, her gün kan basıncı ölçtürmek zorundadır. - He has to have his blood pressure taken every day.

Basın onun özel hayatıyla ilgileniyor. - The press is interested in his private life.

press
bahriye hizmetine zorlamak
press
{i} basın, medya
press
{f} bastır

Dudaklarını sıkıca birbirine bastırdı. - She pressed her lips firmly together.

Kalabalık kapıya doğru bastırdı. - The crowd pressed toward the gate.

press
press baskı yap/bastır
press
{i} sıkacak
press
{i} matbaa makinesi
press
{i} zorla askere alma
English - English
press

Put the cups in the press.

an enclosed storage space (eg closet, cupboard)
Favorites