Definition of an boisterous or violent situation or event in English Turkish dictionary
- fireworks
- havai fişek gösteri
Kutlamalar muhteşem bir havai fişek gösterisi ile sonuçlandı.
-The celebrations culminated in a spectacular fireworks display.
Havai fişek gösterisi ne zaman başlar?
-When do the fireworks start?
- fireworks
- çatapatlar
- fireworks
- kestanefişekleri
- fireworks
- fişek
Havai fişek gösterisi ne zaman başlar?
-When do the fireworks start?
Bu hayvanlar havai fişek gürültüsüyle ürkütüldü.
-These animals were startled by the noise of the fireworks.
- fireworks
- havai fişekler
Tom bazı havai fişekleri ateşledi.
-Tom set off some fireworks.
Ben dışarı çıkıp havai fişekleri izleyeceğim.
-I'll go out and see the fireworks.
- fireworks
- donanma fişekleri
- fireworks
- {i} havai fişekler, kestanefişekleri, çatapatlar v.b
- fireworks
- {i} patlama
Dün havai fişek fabrikasında bir patlama oldu.
-Yesterday, an explosion occurred at the fireworks factory.
Dün gece havai fişek fabrikasında bir patlama meydana geldi.
-Last night an explosion took place at a fireworks factory.
- fireworks
- {i} havai fişek gösterisi
Kutlamalar muhteşem bir havai fişek gösterisi ile sonuçlandı.
-The celebrations culminated in a spectacular fireworks display.
Havai fişek gösterisi ne zaman başlar?
-When do the fireworks start?
- fireworks
- {i} çıngar
Related Terms
Definition of an boisterous or violent situation or event in English English dictionary
- fireworks