Sana yardım etmek için buradayız.
- We're here to assist you.
Tom Mary'nin ayaklarına yardım etmek için elini aşağıya doğru uzattı.
- Tom reached down to assist Mary to her feet.
Yardımımıza ihtiyacın var mı?
- Do you need our assistance?
Yardım edebilir miyim?
- May I be of assistance?
Zavallı adama yardımcı olmak için zahmete girdi.
- He took the trouble to assist the poor man.
İdrar şişesi ile tuvalete gidecek birisine yardımcı olmak için teknik terminoloji nedir?
- What's the technical terminology for assisting someone to go to the toilet with a urine bottle?
Mali olarak ressama yardım ettiler.
- They assisted the painter financially.
Mobilyayı taşımada ona yardım ettim.
- I assisted her in moving the furniture.
Onun fikirleri asla ona on sent kazandırmadı.
- His ideas never earned him a dime.
Tamirci bana on sent ödetmeden arabamı tamir etti.
- The mechanic fixed my car without charging me a dime.
A great part of the nobility assisted to his opinion.
He had two assists in the game.
Would you please assist John with learning English.
The foundation gave a much needed assist to the shelter.
... And I think it's a very good idea for Google to assist in ...